papalino
Aktif Üye
Beşiktaş-Galatasaray mücadelesinde yaşanan olayların ardından Gençlik ve Spor Bakanlığı çok önemli adımların atılmasına karar verdi. 6222 sayılı sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesine dair kanunun tüm boyutlarıyla uygulanması kapsamında 4 maddelik bir eylem planı hazırlandı. Bu 4 madde içerisinde en çok dikkat çekeni ise, statlardaki asayişi sağlamak için özel güvenliklerin yerine polisin burada görev yapacak olması. Tribünde ya da sahada olay çıkaranlara yönelik verilen hapis cezaları da erteleme kapsamından çıkarılacak. Kameralı güvenlik ve e-bilet uygulamına da yeni yıl öncesinde geçilecek. Şu anda 6 statta uygulanan bu yöntem, tüm statlara yayılacak.
UEFA ne diyor?
Avrupa Futbol Federasyonları Birliği, yani UEFA, statlara polisin girmesine karşı. Özel güvenliklerin, statlardaki asayişi sağlamasını isteyen UEFA, polisin görevinin stat dışında olduğunu belirtiyor. Özellikle İngiltere, Hollanda ve Almanya gibi futbola yön veren ülkeler, tüm karşılaşmalarda polisi dışarıda, özel güvenlikleri ise saha içerisinde görevlendiriyor.
Mini yorum
Önemli olan sokağı çözmek!
Her nümayişin ardından “holiganizm/fanatizm” kavramına göndermeler yapıp ‘güvenlik duvarları’nı yükseltmeyi önerenler tribünlerdeki itirazların nedenine gerçek anlamda kafa yormuyorlar kanımca. Her durumu ‘suç/suçlu ilişkisi’ içinde algıladıkça yeni kurulacağı öngörülen birimin şimdiki işleyişten farkı ne olacak ki? Anlaşılıyor ki, daha ‘sert olacaklar!’ Şöyle düşünelim, ‘koruculuk sistemi’ Kürt sorunun çözümünde bir işe yaradı mı? Bu da öyle FIFA ve UEFA’nın “Sahalarda minimum güvenlik görevlisi olmalı hatta mümkünse görülmesin” talebinin etrafından dolanmaya çalışan bir girişim diye düşünüyorum yeni öneriyi. Yapısal sorunların çözümüne katkısı sağlayacağına da ihtimal vermiyorum. Hep güçlüler lehine işleyen bu sistemde tribündeki sorun, sokaktakiyle aynı aslında; eşitsizlik, haksızlığa uğramışlık duygusu ve ‘adalet kavramı’na duyulan güvensizlik. İşin bu yanı nasıl halledilecek? Mesele tam da burada düğümleniyor.
Cem Dizdar
UEFA ne diyor?
Avrupa Futbol Federasyonları Birliği, yani UEFA, statlara polisin girmesine karşı. Özel güvenliklerin, statlardaki asayişi sağlamasını isteyen UEFA, polisin görevinin stat dışında olduğunu belirtiyor. Özellikle İngiltere, Hollanda ve Almanya gibi futbola yön veren ülkeler, tüm karşılaşmalarda polisi dışarıda, özel güvenlikleri ise saha içerisinde görevlendiriyor.
Mini yorum
Önemli olan sokağı çözmek!
Her nümayişin ardından “holiganizm/fanatizm” kavramına göndermeler yapıp ‘güvenlik duvarları’nı yükseltmeyi önerenler tribünlerdeki itirazların nedenine gerçek anlamda kafa yormuyorlar kanımca. Her durumu ‘suç/suçlu ilişkisi’ içinde algıladıkça yeni kurulacağı öngörülen birimin şimdiki işleyişten farkı ne olacak ki? Anlaşılıyor ki, daha ‘sert olacaklar!’ Şöyle düşünelim, ‘koruculuk sistemi’ Kürt sorunun çözümünde bir işe yaradı mı? Bu da öyle FIFA ve UEFA’nın “Sahalarda minimum güvenlik görevlisi olmalı hatta mümkünse görülmesin” talebinin etrafından dolanmaya çalışan bir girişim diye düşünüyorum yeni öneriyi. Yapısal sorunların çözümüne katkısı sağlayacağına da ihtimal vermiyorum. Hep güçlüler lehine işleyen bu sistemde tribündeki sorun, sokaktakiyle aynı aslında; eşitsizlik, haksızlığa uğramışlık duygusu ve ‘adalet kavramı’na duyulan güvensizlik. İşin bu yanı nasıl halledilecek? Mesele tam da burada düğümleniyor.
Cem Dizdar