Türkiyenin Gezilecek Görülecek Yerleri

[coolmeen]

Dalyan'ın simgesi kaya mezarları ve denizle çekilen bir medeniyet:Kaunos..

Köyceğiz Gölü'nü denize bağlayan Dalyan Çayı üzerinde kuruldu. Antik kaynaklarda adı "İ.Ö. 4. yüzyılda bir Karia kenti"olarak geçti. Döneminin ihtişamlı kentlerinden biriydi ancak arka arkaya felaketler yaşadı. Coğrafi etkenler, zayıflayan ekonomi ve hastalıklar... Etfafı surlarla çevrili Kaunos, yalnızlığa mahkum edildi.


​

Mitolijide Miletos'un ikiz çocukları ve hazin aşka dayanan hikayesi kadar eşsiz güzellikteki kaya mezarlarıyla bilinen Kaunos antik kentindeki kazılar 1966'da başladı. Çalışmalar, kentin büyüklüğü konusunda ekibi hayrete düşürdü. Ortaya Başkan Baki Öğün'e "Kaunos, bize sonsuzca büyüklükte bir kent olduğunu duyumsatıyor" dedirtecek kadar geniş bir kent çıktı.
Tiyatro, hamamlar, gümrük binaları, depolar ve yazıtların yeraldığı iki katlı stoa... Roma devrinin kalabalık ve canlı şehri, Persler, Mısırlılar ve Bergama Krallıklarına ev sahipliği yaptı. Denizin çekilmesine dek güçlü bir ticaret limanı olan Kaunos, sanatta da iddialıydı. Dik yamaçları sanat eserine dönüştüren Kbidler, farklı tiplerdeki mezarlıklarıyla arkalarında müthiş eserler bıraktı. Limanın kumla dolması ve ardından gelen sıtmadan sonra terkedilen şehrin canlılık ve zenginliğinden geride bu mezarlar kaldı.
'Mezar ne kadar yüksekteyse ruh, Tanrıya o kadar yakın olur.' inanışına dayanarak yapıldığı düşünülen kaya mezarları, kenti sergi alanına dönüştürmüştü. Denizden uzakta, Dalyan'ın dik yamaçlarına gizlenen tarihi harabeler, dikdörgen ve üçgen hakimiyetinde kayalara oyulan eşsiz eserlerdi. Nasıl yapıldıkları bilinmeyen yapılar günümüze kadar ulaşan ihtişamları nedeniyle Kral Mezarları olarak anıldı.
Güvercin Yuvası olarak bilinen dikdörtgen oyuk mezarlar, nişler, lahitler, anıt ve sandık mezarlar... Her biri özenle seçilmiş yerlere yapılan mezarların içinde en dikkat çekense tapınak cepheli olanlardı. Kaunos'a özgü bu tip, Dalyan'ın simgesi oldu.
Günümüzde denizden ulaşılan ve eşsiz manzarasıyla bilinen bu saklı kent, güç ve zenginliğin el değiştirmesine rağmen insan ve sanatın değişmeyen hikayesini anlatıyor.
(insanvesanat.com)


​

 

[coolmeen]

Cevap: Türkiyenin Tarihi Yerleri-Mekanları

Altınoluk


​

Kuzey Ege’nin bu şirin tatil beldesi Altınoluk’ta gezip görebileceğiniz pek çok tarihi ve doğal güzellik bulunmaktadır.

​

​

​

Edremit Körfezi’nin Kazdağı eteklerinde bir yerleşim yeri olan Altınoluk, Kuzey Ege bölgesinde tatil için en çok tercih edilen yerlerden birisidir. Antik çağlara konu olmuş efsaneleri ile beraber eşsiz doğal güzellikleri bulunan Altınoluk mutlaka görülmesi gereken yerlerden.

Altınoluk’ta gezilecek yerler nerede diye merak ediyorsanız aşağıdaki tavsiyelerimize göz atabilirsiniz.

Dünyanın ilk güzellik yarışmasının yapıldığı yer olarak geçen Antandros Antik Kenti tatilinizde Altınoluk’ta görmeniz gereken yerlerin en başında geliyor. Binlerce yıllık bir tarihe sahip olan bu antik şehir Altınoluk bölgesinin geçmişi ile ilgili ilginç bilgiler verecek.

Kaz Dağları’nın en yüksek tepesi olan Sarıkız Tepesi Zeus’un tahtı olarak bilinir. Altınoluk bölgesinin en muhteşem güzelliklerinden biri olan sarıkız tepesinden Edremit Körfezi ve Midilli Adası’nı izleyebilirsiniz.

​

​

​

Türkiye’nin ilk köy müzesi olan Tahtakuşlar Etnografya Müzesinde Orta Asya’dan göç eden Türk aşiretlerinin kendine özgü kültürleri, giyimleri çadırları ve halıları sergilenmekte.

Altınoluk’ta gezmeden dönmemeniz gereken yerlerden biride Şahinderesi Kanyonudur. Kazdağı bölgesinin batı yamaçlarına doğru bir yerde bulunan 27 km uzunluğundaki bu kanyona rehberler eşliğinde düzenlenen doğa turları ile gidebilirsiniz.

Sütüven ve Hasanboğuldu Şelaleleri doğa keşfine çıkmayı sevenler için biçilmiş kaftan. Yem yeşil doğa ortamının içinden akan Sütüven ve Hasanboğul Şelaleleri sizleri kendine hayran bırakacak güzellikte.

Ayrıca Altınoluk bölgesine yakın bir konumda bulunan Assos yani Behramkale Köyü gezebileceğiniz yerler arasında.
Abonemiz Olun Duyuru ve Kampanyalar Mail Adresinize Gelsin (Ücretsiz)

Bir önceki konumuz olan Altınoluk Nerede adlı yazımızda altınoluk hangi şehirde, altınoluk nerede harita ve altınoluk yol haritası konuları hakkında detaylı bilgiler verilmektedir.

Kaynak:: http://www.altinoluk-altinoluk.com/a...ek-yerler.html

​

​

 

[coolmeen]

Bolu Abant Gölü

Abant Gölü yeraltında meydana gelen tektonik çöküntüler sonucunda büyük taş bloklarının vadiyi doldurmasıyla oluşmuştur. Deniz seviyesinden yüksekliği 1328 m. yüzey genişliği 1.25 km2 olup maksimum 18m. derinliktedir. Tektonik kökenli göl Kuzey Anadolu fay hattında bulunmaktadır. Abant Gölü’nü dağlardan gelen kar suları ve bir iki küçük dere beslemektedir. Gölden dışarı taşan temiz ve doğal su Dirgene Çayı’dır (Atıcı ve Obalı 2002). Abant Gölü çevresinde sıralanan dağların zirveleri tabiat parkının sınırlarını oluşturmaktadır. Tabiat parkının en yüksek noktası 1794m. ile Erenler Tepesi iken en düşük noktası 1328m. ile Abant Gölü seviyesidir (OBM,1991). Abant gölü kış aylarındaki hızlı hava soğumaları nedeni ile kıyıdan başlayarak tamamen donmaktadır[SUP][1][/SUP]​

Abant gölü​

kış mevsimi​

Bitki örtüsü​

Abant Gölü, Bolu'nun 34 kilometre güney batısında bulunan, yaklaşık 1350 metre yükseklikte bulunan ve alanı 125 hektarı bulan birheyelan set gölüdür. Suları tatlı olan gölün, en derin yeri 18 m'dir.​

Temel Özellikler

Abant Gölü, Batı Karadeniz bölümü dağlarının ikici sırasını oluşturan, Abant ve Keremali dağları üzerinde yer alır. Abant Deresinin, vadisinde oluşan bir heyelan gölü oluşturmuştur. Göl çevresinde 1400-1700 metrelere varan tepeler yer alır. Gölden çıkan fazla sular Abant Deresi ile Bolu Çayına dökülür. Göl birkaç kaynak suyu, iki-üç kısmen devamlı olan akarsu ve özellikle de kar ve yağmur suları ile beslenmektedir. Göl ve çevredeki 1196 hektarlık alan Tabiat Parkı olarak işletilmektedir. Göl derinliklerinin görülebileceği kadar durudur.​

Doğal Yaşam

Çevrede şu hayvanlar yaşamaktadır: Yabandomuzu, tavşan, karaca, ayı, tilki, yaban ördeği, keklik ve yaban güvercini. Gölden çıkan ve Abant Alabalığı olarak bilinen endemik balık, literatüre Salmo trutta abanticus olarak girmiştir.Göl çevresinde yayla olarak kullanılan açık alanlarda olsa da, gür ormanlarda yer alır. Köknar, çam, meşe, kayın, gürgen, kestane, yabani meyve ağaçları zengin bir bitki örtüsü oluşturur. Göl kıyılarda sarı ve beyaz nilüferler su yüzeyini kaplarlar.​

Alan Kullanımı

Abant gölü İstanbul-Ankara karayoluna oldukça yakın olması nedeniyle yoğun olarak kullanılmaktadır. Gölün etrafında oteller ve restoranlar mevcuttur. Göl çevresi eğlence, dinlenme, spor, avcılık ve piknik yapmaya uygundur. Kamp alanları mevcuttur. Gölü çevreleyen asfalt yol gezinti amacıyla kullanılır. Dört adet günübirlik pinkik alanı yer alır. Samat yaylası yakınlarında günde 330 çadırın kullanabileceği kamp alanı bulunur.

Çevredeki alıç, böğürtlen, kuşburnu, çilek, mantar ve dağ çilekleri gibi bitkilerden yararlanılır. Göl çevresinde alabalık ve geyik üretim istasyonları yer alır. Alabalık yavruları göle bırakılır. Geyikler yetiştikten sonra doğaya bırakılır.Bolu girişi kontrollüdür ve ücret alınır. Bu alanda otopark bulunur, ziyaretçi tanıtım merkezi yapılması planlanmaktadır. Taşkesti ve Mudurnu girişlerine de kontrol noktası yapılması planlanmaktadır.

​

Ulaşım

İstanbul-Ankara arasındaki D-100 karayolunun 203. km'sinden ayrılan Ömerler köyü sapağından, 22 km'lik asfalt yolla ulaşılmaktadır.Taşkesti beldesi içinden ayrılan yolla, Abant'a ulaşmak mümkündür. Bu yol yeni asfaltlanmış olup, güneybatı yönünden alana ulaşım sağlar. Nallıhan, Mudurnu üzerinden güneyden göl alanına ulaşılır. Gölün bazı merkezlere uzaklığı şu şekildedir;, İstanbul 258 km, Ankara 225 km, Düzce 60 km, Bolu 33 km, Mudurnu 20 km. Abant gölünün Ankara'ya yaklaşık uzaklığı 2 saat kadardır.

​

 

[coolmeen]

Alaçatı Ceşme İZMİR


Necati Cumalı’nın dediği gibi “Her yeni gelen günü, yeni bir ümitle beklemeli. Gece, yağan yağmurla uyursun. Sabah bir de bakarsın odan güneşli.” İşte bizim Çeşme Alaçatı gezimiz de bu duygularla başlıyor.



Hotel Nish Cumbalı Odamızın penceresi

Yağmurlu bir İzmir gününde gittiğimiz Alaçatı’da sabah odamızda penceremize vuran sıcacık güneşle uyandık. Bu güzel duyguların etrafında sizlere sıcacık bir yazı hazırladık.



Çeşme Alaçatı Gezisi

Uçakla geldiğimiz İzmir’den araba kiralayarak, Alaçatı’ya 1 saat içerisinde ulaşabildik.
Burası, İzmir Çeşme’nin küçücük, şirin mi şirin bir beldesi. Sadece yaz aylarında ziyaret edileceği düşünülse de, bahar aylarında ve özellikle yılbaşı’nda da kesinlikle gezilecek yerler listenizde olmalı. Yaz aylarının kalabalığı canınızı sıkıyorsa ve nezih bir Alaçatı görmek istiyorsanız, diğer mevsimlerde de buranın keyfini çıkarabilirsiniz.



Sokakların Süsleri

Taş evleri, süslü butik otelleri, leziz zeytinyağlı yemekleri, taş yolları, sıcak, samimi ortamları, daracık sokakları, begonvilleri ile zihninizin kıvrımlarında yer alan o masalsı görüntünün canlanmasına neden olacak.
Çeşme Alaçatı Gezilecek Yerler

Kemalpaşa Caddesi

Sağlı sollu rengârenk dükkânları, üzeri incik boncuk dolu tezgâhları, evlerden sarkan çiçekler… Her tür tarza hitap eden sağlı sollu kafeler ve restoranlar, kafelerin sokağa yayılmış masaları ve sokakların vazgeçilmez köpek ve kedileri gezerken size eşlik edecek.



Alaçatı Sokakları

Akşam saatlerinde biraz dolaştıktan sonra karnımızı doyurabileceğimiz makul fiyatta bir restoran aradık. Gece kaliteli şaraplara para ayırmak istediğimiz için genelde burada yaşayanların tercih ettiği, leziz yemekleri olan Yel Değirmeni’nin hemen karşısındaki Kaptan’ın Yeri’ni tercih ettik. Güzel bir balık tabağı, salata ve içecek ile midemizi de mutlu ettikten sonra gezimize devam ettik.


Kaptan’ın Yeri

Yemekten sonra yine Kemalpaşa Caddesi üzerinde meydandaki bir kafede oturarak keyif kahvemizi içtik. Burada kafelerde oturup etrafa bakınırken zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız. Kemalpaşa Caddesi üzerinde çeşit çeşit hediyelik eşya satın alabileceğiniz ayrıca büyük bir çarşı da bulunuyor.
Çarşı

Çok güzel dekore edilmiş kafelerin, restoranların önünden geçerken alttaki fotoğraftaki restoranda, karlı bir günde kendimi şömine karşısında hayal ettim. Dost sohbetleri için güzel bir tablo oluşturur..

Masaldan bir kare

Gezmeye devam ederken sadece şarapların olduğu bir mağaza dikkatimizi çekti. İsmi Arven Şarap Evi. İçeri girdiğinizde şık ve bohem bir tasarımla karşılaşacaksınız. Alaçatı’nın otantik, bohem havasına uygun, fakat beyaz-mavi, deli kızın çeyizi, urban defo klişelerinden farklı bir havası var. Arkasındaki bahçede Fransız müzikleri eşliğinde dilerseniz leziz yemeklerinden yiyebilir, dilerseniz peynir tabağınızla beraber buradaki 20 çeşit kaliteli Türk şarabın tadına bakabilirsiniz. Şarap içmem derseniz ya da yeni tatlar peşindeyseniz şarap içeren kokteyllerden deneyebilirsiniz. Bu arada mekâna sadece şarap almak için de uğrayabilirsiniz.

Arven Şarap Evi

Burası şarap evi olmasının yanı sıra butik otel olarak da hizmet veriyor. Detayları altta, oteller başlığımızın altında yer alıyor. Arven Şarap Evi’nin sahibi Erol Bey ve Durgül Hanım’la tanışıyoruz. Güzel şaraplarından tadarken başlayan sıcak muhabbetimiz gece yarısında son buluyor. Onların kattığı enerji ile artan sıcak muhabbetimiz keyif dolu anılar biriktirmemizi sağladı.

Arven Şarap Evi Önü

Gecenin ilerleyen saatlerinde ayrıldığımız Arven Şarap Evinden otelimize doğru ilerlerken, öncesinde çok hoşuma giden bir kafenin açık olduğunu görüyoruz. Hemen kahve içmek için burada kısa bir mola veriyoruz.

Otlu Midyecim

Mekanın adı Alaçatı Otlu Midyecim. Bu mekanda kahvemizi yudumlarken Alaçatı’nın sevimli köpekleri bizi yalnız bırakmadılar. Biz de köpeklerin sadakatlerine, onları biraz mıncıklayarak karşılık verdik.

İçeride oturan ve kafenin sahipleri olan Demet ve Nursel Hanım’la muhabbetimiz de içeri bişey sormak için gittimde başladı. Cumartesi günleri kurulan yeşilliklerle dolu pazarı, Alaçatı Ot Festivali, Yılbaşı Sokak Partileri derken derin bir muhabbetin içinde bulduk kendimizi. Geceyi sabaha bağlayan saatlerde elimizde çay bardaklarımızla, bildiğiniz arkadaşlarla ev sohbeti yaparcasına zamanı dolu dolu geçirdik.

Bu kadar keyifli, dolu dolu bir gece geçireceğimi hayal etmemiştim. Bu mekana gündüz saatlerinde gittiğinizde otlu midyenin tadına bakmayı unutmayın.. Sloganları Midye ve Bira aşktır.

Otlu Midyecim’de Muhabbet

Şehirleri, ülkeleri, tarihi eserleri, müzeleri, sokakları, heryeri her zaman gezeriz, ama gezilerimizden geriye kalan gittiğimiz yerlerde beynimizde yereden duygularıdır. Keyifli sohbetlerimizden, bu güzel Alaçatı gecesinden sonra otelimize varabildik.
Alaçatı Yel Değirmenleri

Rüzgarın bol olduğu Alaçatı gibi yerlerde yel değirmenleri buğdayı una çevirmek için kullanılmıştır. Günümüzde enerjilerinin etkin kullanımı ile yel değirmenleri artık emekli olmuş. Şimdilerde ise kafe, restoran içerisinde buranın sembolü olarak hizmet ediyor. Fotoğraflamak için buraya uğrayabilirsiniz.

Yel Değirmeni

Alaçatı Evleri

Dolaşırken göreceğiniz, dokusuna uygun restorasyonları ile taş binalar hoşunuza gidecek. Çiçekleri ile beraber Alaçatı Evleri’ni mutlaka fotoğraflamak isteyeceksiniz.

Taş Evler

Ara sokaklarında dolaştığınızda eskiden Antika Pazarı kurulan Pazaryeri Cami’nin biraz ilerisindeki bölgede yine antika satan dükkanlara rastlayabilirsiniz. Bahar aylarında bir gezi planlıyorsanız ve yine bu çevrede cumartesi günleri kurulan halk pazarına denk gelirseniz taze yeşilliklerinden almayı unutmayın..

Antika Satan Dükkanlar..

Alaçatı Ot Festivali

Her yıl Mart ayı sonunda düzenlenen Alaçatı Ot Festivali, her bahar, doğanın uyandığı, bin bir çeşit otun çevremizi sardığı bir dönemde gerçekleştiriliyor. Bir Ege’li olarak belirtmeliyim ki festivalde tadacağınız reçeller, çeşit çeşit otlarla yapılmış yemekler, börekler eminim vazgeçilmeziniz olacaktır.

Onlar amaçlarından birinin de şu olduğunu belirtiyor; festival bahanesiyle doğa hakkında bildiklerimizi aktarmak, bilmediklerimizi öğrenmek, yeni tatlara yeni dostluklar eklemek… Sıcacık bir mesaj.. Gezinizi her sene düzenlenen festival zamanına denk getirmek istiyorsanız bu linktentarihleri takip edebilirsiniz.

Alaçatı Ot Festivali

Alaçatı Yılbaşı Sokak Partisi

Gezi programınıza dahil edebileceğiniz alternatif zamanlardan biri de Yılbaşı’dır. Eğlencenin sokaklara yayıldığı bir kasabada, yeni yıla dostlarınızla beraber eğlenerek girmek istiyorsanız burayı değerlendirebilirsiniz.

Alaçatı Yılbaşı Sokak Partisi

Alaçatı Otelleri

Alaçatı Butik Oteller cenneti diyebiliriz. Kaldığınız bu butik oteller restore edilmiş eski Rum evleri. Bu otellerde kalmayı tercih ederseniz kasabanın atmosferini daha çok içinize çekebilirsiniz. Alaçatı Konaklama ve Oteller için bu linki tıklayabilirsiniz. Biz Kemalpaşa Caddesi’ne çok yakın olan Nish Otel’de konakladık. Bu güzel otelle ilgili bazı fotoğrafları da alttaki galeride görebilirsiniz. Şayet Hotel Nish‘de konaklamak istiyorsanız rezervasyon için bu linkitıklayabilirsiniz. Yukarıda sözünü ettiğim Arven Şarap Evi ayrıca Arven Alaçatı olarak konaklama hizmeti veriyor. Tüm odalar 150 yıllık tarihi Alaçatı evinin mimarisi ve Alaçatı’nın o eşsiz ruhu korunarak özenle dekore edilmiş. Gösterişten uzak, sessiz, sakin ve huzurlu odalarında, Alaçatı’nın tam kalbinde konaklamak istiyorsanız burayı tercih edebilirsiniz.

Hotel Nish Bahçe

Alaçatı Gece Hayatı

Gece çılgınlar gibi eğlenmek istiyorsanız sahildeki Alaçatı Port’ta bulunan mekanları tercih etmelisiniz. Zira Alaçatı merkezde gece 01:00’den sonra yüksek sesle müzik dinlemeniz yasak nedeniyle mümkün değil. Sahilde yazımızdaki plajlar başlığının altında belirttiğimiz beachlerdeki mekânlara da gidebilirsiniz. Mesela Wyndy Beach tercih edilebilir. Alaçatı Port’ta ise tüm gece eğlenilebilecek mekânlardan da Tektekçi, Öküz, Otto tercih edebilirsiniz. Ama Alaçatı merkezde olmak istiyorsanız, Hacımemiş tarafındaki Alarga’yı deneyebilirsiniz. Nar Alaçatı, Sobe, sahil dışında burada da bulunan Tektekçi eğlence için tercih edilebilecek mekânlar arasında. Asmalı, Arven Şarap Evi de masada keyifli saatler geçirebileceğiniz mekânlar arasında yer alıyor.

Tektekçi Alaçatı

Alaçatı Rüzgar Sörfü

Alacatı’yı ziyaret etme nedenlerinizden biri de sörf olmalıdır. Yaz aylarında yapacağınız gezide zamanınız var ise düzenlenen eğitimlere katılarak, gezinizi daha eğlenceli hale getirebilirsiniz. Alaçatı plajı yalnızca Türkiye’nin değil dünyanın da en iyi rüzgar sörfü alanlarından biri. Plajın uzun bir mesafe boyunca derinleşmemesi yüzme bilmeyenlerin de bu deneyimi yaşamasına olanak tanıyor. Plajdaki tesislerden malzeme temin edebilir, özel ders alabilirsiniz. Bunun için internetten çok fazla alternatif firma bilgisine ulaşabilirsiniz. Biz sizlere fikir vermesi için Çağla Kubat Windsurf Akademi’nin fiyatlarını linkledik, bu linkten ulaşabilirsiniz.

Çağla Kubat WindSurf

Alaçatı Plajları

Çark Plajı: (Halka açık) Bu plajda sörf yapabilir ya da güneşin ve denizin keyfini çıkararak sörf yapanları izleyebilirsiniz.
Zio Beach: (Giriş Ücretli) Çark Plajına çok yakın keyifli vakit geçirebileceğiniz şık, yeni plajlardan biri. Burada düzenlenen partiler de hoşunuza gidebilir.
Kokomo Plajı: (Giriş Ücretli) Nezih ortamıyla, kaliteli chill out müzikleriyle, akvaryum gibi deniziyle ve lezzetli yemekleriyle dilerseniz bu plajı tercih edebilirsiniz.
Wyndy Beach: (Giriş Ücretli) Alaçatı Port içerisinde bulunuyor. Jakuzili locaları, yüzme havuzu, pırıl pırıl denizi, dünya mutfağının birbirinden çeşitli lezzetli alternatifleri, özel transfer hizmeti ve üst düzey servis kalitesi ile burada ayrıcalıklı bir keyif yaşayabilirsiniz. Akşamları düzenlenen konserlerine katılabilirsiniz.
Kum Beach: (Giriş Ücretli) Alaçatı Port’u geçince tabelaları takip ederek bulabilirsiniz. İncecik deniz kumuna sahip bu plajda İsteyenler loca satın alabilir, isteyen çardak ya da şezlong tercih edebilirler.

Kokomo Beach


Uzun bir tatil için fiyatlar yüksek gelebilir, ancak güzel bir haftasonu için kesinlikle tercih edilebilecek yerlerden biri. Buradan güzel duygularla ayrılıyoruz. Sizlerin de güzel anılar biriktireceğiniz bir gezi dilerim..

Güneşli günler..
​

 

[coolmeen]

En Güzel Bodrum Plajları

Bodrum Plajları‘nı keşfedin!​

Bodrum plajları yorucu geçen bir yıl sonunda size çok iyi gelecek…

​

Bodrum Plajları

Etrafımdaki herkes yana yakıla tatil planları yapmaya çalışıyor. Kimi tatil için daha erken dese de, bahar aylarını tatil yapmadan geçiremeyenler çoğunlukta. Kışın yorgunluğunu atmak, denize erkenden kavuşmak, rengarenk, mis gibi kokan çiçeklerle bezenmiş doğa ile iç içe olmak isteyenler planlarını yaptı bile. Hangi grupta olursanız olun bu yazı sizi de ilgilendiriyor

İster bahar geldiği an valizi kapıp, tatile çıkanlardan olun, isterseniz de yaz aylarında gezerim kardeşiiiim diyenlerden. Bu yazı da hepiniz için bir şeyler var. Konumuz kımıl kımıl, cıvıl cıvıl ‘Bodrum Plajları’. Yavaştan hazırlayın valizleri, çantaları…​

Gümbet

Bodrum Yarımadası’nın en ünlü, en popüler plajlarına ev sahipliği yapar cam gibi denizi ile dikkat çeken Gümbet. Burada günlük tekne turlarına katılabilir. Jet ski, parasailing gibi su sporları yapabilirsiniz. Ya da sadece yüzerek, güneşlenerek evrenin sunduğu güzelliklerin sonuna kadar tadını çıkarabilirsiniz.​

Gümüşlük

Son yıllarda popüler olmaya başlasa da bölgenin en sakin, en huzurlu yerlerinden biridir Gümüşlük. Plajlarında da müzik sesleri yükselmez. Bu cennet köşe Bodrum Yarımadası’nın en eski yerleşimlerinden biridir. Tavşan Adasını karaya bağlayan eski limanın kalıntılarını görebilirsiniz buradan. Cam gibi şahane denizi ve balığı ile ünlü olan Gümüşlük, huzur bulacağınız, dinlenebileceğiniz noktalardan biridir.​

Ortakent – Yahşi

Bodrum merkeze 13 – 14 kilometre mesafede yer alan Ortakent Yahşi, bölgedeki eski yerleşimlerden biridir. Doğal güzellikleri ile nefes kesen Yahşi Koyu, masmavi denizi ve kumsalı ile en sık tercih edilen plajlara ev sahipliği yapar. Ne Gümüşlük kadar sakin, ne de Türkbükü kadar hareketlidir. İkisinin ortası bir yer istiyorsanız Ortakent Yahşi aradığınız adres. Burayı mutlaka En güzel Bodrum plajları listenize ekleyin.​

Türkbükü

Bodrum merkeze 20 kilometre uzaklıktadır mandalina bahçeleri, taze balığı, bembeyaz evleri ve günün her saati renkli, hareketli plajları ile dikkat çeken Türkbükü. Hem denize girerim, hem de dans eder, eğlenirim diyorsanız Türkbükü vazgeçilmeziniz olacak.​

Kadıkalesi

Mis gibi kokan narenciye bahçeleri, kıpırtısız denizi, tertemiz havası, gülümseyen güneşi ve huzur kokan atmosferi ile dikkat çeken Kadıkalesi, Bodrum’a 22 – 23 kilometre uzaklıkta yer alır.​

Turgutreis

Bodrum dendiğinde ilk akla gelen yerlerden biridir Turgutreis. Plajları, tarihi değerleri, doğal güzellikleri ve tertemiz havası ile aklınızı başınızdan alacak güzellikte bir yer burası. Bodrum’dan sonra bölgede en kalabalık olan yerdir. Tatiliniz sırasında mutlaka zaman yaratın ve gün batımını burada izleyin. Plajlarında vakit geçirin ve mandalina bahçelerinde uzun uzun yürüyüşler yapın.​

Akyarlar

Bodrum’a 14 kilometre uzaklıktadır harikulade bir kumsala ve cam gibi bir denize sahip olan Akyarlar. Özellikle sörf yapanların uğrak adresleri arasındadır çünkü son derece uygun koşullara sahiptir. Antik adı Arhialla olan Akyarlar, gezinize dahil etmeniz gereken yerler arasında ilk sıralarda yer almalı.​

Bitez

Adına şarkı bile yapılan Bitez, bölgenin en çok ziyaretçi çeken yerleri arasındadır. Sadece plajları ile değil, mandalina bahçeleri, şirin evleri ve sakin sokakları ile de dikkat çeker. Plajlarında dalga sesleri ve kuş seslerinden başka bir şey duyulmayan Bitez’de zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız. Bitez Plajını da En güzel Bodrum Plajları listenize ekleyebilirsiniz.​

Karaada

Şifalı ve sıcak suyu ile ünlü olan Karaada, Bodrum’a 6 kilometre uzaklıktadır. Burada doğal bir mağaradan çıkan suyun ve mağaradaki çamurun bazı rahatsızlıklara fayda sağlandığı bilinmektedir.

Bodrum Otelleri

Şipşirin, evinizin konforunu bulabileceğiniz Bodrum otellerinde ya da Bodrum pansiyonlarında konaklarken merkezde bir yerde konaklamayı tercih ederseniz tüm bu plajlara neredeyse eşit mesafede olabilirsiniz

Böylelikle her gün farklı bir plaja gidebilir, yarımadanın her köşesini keşfedebilirsiniz. Bodrum otelinizi Booking.com üzerinden ayarlayabilirsiniz. Otelleri incelemek ve rezervasyon yaptırmak için tıklayın.Yazı boyunca en güzel Bodrum plajlarını anlatmaya çalıştım. Eğer siz de Bodrum plajlarını yerinde keşfetmek istiyorsanız, fiyat karşılaştırma yaparak en uygun ve ucuz araba kiralama fiyatlarını sunan Türkiye araç kiralama firması vivi.com.tr web sitesine uğrayın. Ucuz ve ekonomik Bodrum havalimanı rent a car fiyatlarını inceleyin, oto kiralayın veya zamanınız çoksa toplu taşıma kullanın.​

 

[coolmeen]

Şehir Stresinden Kaçılabilecek 5 Rota

Güneş Akdoğan -
15 Mart 2016 5411
1


PAYLAŞ
Facebook

Twitter






Büyük şehirde yaşamın bir çok avantajı olsa da kalabalık ve stresten uzak durmak neredeyse imkansız. Zaman zaman şehirden uzaklaşmak, doğanın içinde bir nefes almak hem iş hem de özel yaşamda rahatlık ve mutluluk getirir. İçinizde tutmakta zorlandığınız seyahat etme isteği varsa yakın bölgelere kaçmanın tam da zamanı!Sonbaharda Yorucu bir haftanın sonunda Cuma akşamı veya Cumartesi sabahı yola koyulup Pazar akşamı evde olacak şekilde hareket ederek harika bir hafta sonu seyahati yapmak mümkün. Eğer arabanız yoksa, keyifli vakit geçirebileceğiniz arkadaşınızı da alıp araç kiralamak iyi bir tercih. Araç kirasını ve benzini bölüşerek ekonomik bir kaçamak yapmış olursunuz.Sonbaharda Şehir Stresinden Kaçılabilecek 5 Rota

1. Çavuşin, Nevşehir

Ankara şehir merkezi kötü görünse de çevresi çok güzel seçeneklerle dolu. Ankara’nın yakın bölgesinde kültür gezisine veya hafta sonu doğa yürüyüşüne imkan veren çok sayıda yer var. Kapadokya’nın eşsiz coğrafyasında yer alan en eski yerleşim yerlerinden biri olan Çavuşin Köyü iyi bir rota olabilir. Göreme-Avanos yolu üzerinde, Göreme’ye 2 km olan köy biribirinden ilginç kaya oluşumları, tarihi dokusu, sabahın erken saatlerinde gözyüzünde süzülen onlarca balonu ve enfes trekking rotaları ile harika bir yer.

Çavuşin Köyü, Avano
s

Kapadoya Balon turlarıyla ünlü, ÇavusinHemen yanıbaşında Ürgüp, Göreme Milli Parkı, Kaymaklı Yeraltı şehri de görülecek yerler listesine ekleyin. Ankara – Çavuşin arası 280 km mesafede ve araçla 3 saatte biraz fazla sürüyor.2. Uçmakdere, Tekirdağ

Tekirdağ’ın Şarköy ilçesinde bulunan Uçmakdere, İstanbul yakın bir mesafede, doğanın kalbinde bir yer. Bu eski Rum köyünün en büyük sürprizi ise yamaç paraşütü yapılması. İstanbul’a bu kadar yakın mesafede bulunan muhteşem doğanın içinde, son derece ekonomik ücretlerle yamaç paraşütü yapmak yetmezmiş gibi üstüne bir de kamp yapmaya uygun bir yer.

Uçmakdere, Tekirda

Uçmakdere, TekirdağUçmakdere’ye toplu taşıma ile ulaşmak maalesef zorlu bir seçenek. Tekirdağ’dan minibüsle ulaşmak mümkün olsa da haftanın sadece belirli günlerinde servis olduğu söyleniyor. Bu yüzden özel araçla ulaşım şart. İstanbul’dan TEM otoyolunu kullanıp Kınalı çıkışından Tekirdağ yönüne devam etmeniz gerekiyor. Tekirdağ’ı geçtikten sonra Kumbağ’a devam edip burayı da geçerek orman yolundan önce Yeniköy ardından Uçmakdere’ye varabilirsiniz. İstanbul – Uçmakdere arası yaklaşık 180 km mesafede.3. Selçuk / Şirince / Efes, İzmir

Selçuk küçük ve şirin bir kasaba olmasının yanında merkezinde yer alan müzedeki eserler ile dikkat çekici bir yer. Çok ünlü Artemis heykeli burada sergileniyor. Selçuk merkezden araçla 5 dakika mesafede ise Dünyaca ünlü Efes Antik Kenti yer alıyor. Mermer kaplı sokaklarında salına salına yürümek, tiyatronun en üst basamaklarına oturup manzarayı izlemek, kütüphane girişindeki heykellerin ve sütunların her detayına hayran kalmak, şaheser niteliğindeki mozaikleri incelemek vazgeçilmezlerim arasında. Antik kentten 10-15 dakika mesafede ise Meryem Ana Evi yer alıyor. Küçük, mütevazi kilise aynı zamanda Hristiyanların hacı oldukları yerdir.

Sonbahardan Şirince Köyü

UNESCO Mirası Efes Antik KentiÖğleden sonra ise tabii ki Şirince’ye çıkılır. Adı gibi şirin bu köy herkesin bildiği gibi meyve şarapları ile ünlü. Size önerim önce köyün dar ve inişli, çıkışlı sokaklarında kaybolmanız. Ne kadar yokuş çıkarsanız o kadar harika manzaralar sizi bekler. Çarşısında teyzelerin yaptığı ürünler, çeşitli aromatik sabunlar, leziz baharatlar sizi bekler.İzmir merkezden Selçuk’a ulaşmak için otobüs, tren gibi alternatifler bulunuyor. Birbirinden farklı lokasyona sahip 4 yeri araç kiralayarak gezmek en iyisi, aracınız yoksa tabi.4. Yanartaş, Kemer

Bir taşla çok kuş vurmak için Yanartaş seyahati harika bir hafta sonu etkinliği sunuyor. Antalya’da yaşayanların rahatlıkla ulaşabileceği Yanartaş, Kemer ilçesinin Çıralı Köyü yakınlarında yer alıyor. Biraz dikkat gerektiren yarım saatlik patika yürüyüşünün sonunda içinden alevler çıkan kayaları görünce çok şaşıracağınıza eminim.

Çıralı, Antalya

Yanartaş, ÇıralıÇıralı girişindeki köprüyü geçin ve sol tarafa doğru devam edin. Burada pansiyonların ve portakal bahçelerinin olduğu alandan devam eden yol 3,5 km sonra sizi Yanartaş ören yerinin girişine ulaştıracaktır. Burada aracınızı bırakıp hafif eğimli patika yollardan yürüyerek yarım saat sonra dağın zirvesine ulaşabilirsiniz. Tavsiyem gün batımından kırk dakika, bir saat önce yürüyüşe başlamanız. Patikada molalar vererek muhteşem manzaranın tadını çıkarın. Tepeye vardığınızda gün henüz batıyor ise göreceğiniz manzara karşısında hayran kalacağınızdan eminim.5. Datça, Muğla

Yunan mitolojisine konu olan Datça “olağanüstü nitelikler taşıyan ülke” olarak biliniyor. Ege denizinin dillere destan güzelliğe sahip ilçesi Gökova ve Hisarönü körfezleri arasında yer alıyor. Özellikle yelkenciler arasında son derece ünlü olan Datça için tüm kaptanlar “görmeden ölme” diyor. Ege ile Akdeniz’in birleştiği Marmaris Yarımadası’nın en uç noktası olan Datça 1999’da WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) tarafından korunması gereken 100 yeryüzü noktasından biri olarak belirlenmiş. Ege ve Akdeniz’in muazzam birlikteliği olan yarımadada Eski Datçayı, Knidos Antik Kentini gezin
.

Eski Datça, Muğla

Datça, MuğlaDört mevsim ayrı güzelliğe sahip bu güzel ilçeye Marmaris’ten minibüslerle ulaşmanız mümkün. Alternatif olarak Ankara ve İstanbul’dan Dalaman Havalimanına ulaşabilirsiniz. Dalaman havalimanı araba kiralama ile buradan Datça merkeze ulaşmak mümkün. Havalimanı Datça merkeze 155 km uzaklıkta.Eğer arabanız yoksa şehirden uzaklaşıp kırsal kesimlere, köy ve kasabalara ulaşmak için otobüs, minibüs kullanmak zaman kaybına sebep olabilir. Hafta sonu zaman kısıtlı görünse de bu durumu avantaja çevirmek oldukça kolay. En uygunu araç kiralamak olabilir. Küçük kaçamağınızın vereceği keyif ve rahatlık size bir kaç haftalık sakinlik olarak geri döner.​

 

[coolmeen]

[h=1]DİKİLİ, SAKİN BİR TATİL İÇİN ALTERNATİF[/h]

5 TEMMUZ 2015 · YURTİÇİ · ZEHRA ARSLAN

Belki bazıları çok iyi biliyordur; belki de bazıları adını ilk defa duyacaktır. Dikili Ege’de sakin bir tatil beldesi. Gelenler genelde orada yazlık sahibi olan kişiler veya yerli turistler. Yabancı turist neredeyse hiç yok. Varsa da yerli turistin içinde kaybolup gidiyorlar. Bunun sebebi de yeterince büyük otelin olmaması.Dikili’ye Nasıl Gidilir;İstanbul üzerinden gelecekseniz Çanakkale tarafından kendi aracınız ile gelebilirsiniz. Otobüs ile gelecekseniz önce İzmir’e oradan da dolmuşlarla Dikili’ye ulaşmanız mümkün. İzmir tarafından gelmeniz daha kolay, yazdığım gibi İzmir’den dolmuşlar işliyor. Kendi aracınız ile İzmir tarafından gelirseniz Çandarlı, Dikili arasında iki yol var. Sahil tarafındaki yol biraz bozuk diğer taraftan gelmenizi tavsiye ederim.

Dikili Plajları;Deniz tertemiz ve yanyana bir çok plaj var. Plajı mavi bayrak almaya hak kazanmış. Yani oldukca temiz. Bu nedenle plajın birinin adı mavi bayrak plajı olarak anılıyor. Plajın bir kısmı belediyeye ait bir kısmı da özel işletme. Şemsiye istemezseniz giriş ücreti alınmıyor. 2015 yılı şemsiye ve iki şezlong fiyatı ise 10 TL. Plajların hepsinde duş, tuvalet ve yemek yeme imkanınız var. Çok gürültülü müzikler yok, popüler tatil yerleri gibi değil. Kafa dinlemek isteyenlerin gideceği bir yer. Dikili’nin biraz dışında Ayazma, Fame ve Kayra plajları da rağbet gören güzel plajlardan. Plajlara giderken zeytin ağaçlarının arasından toprak yollardan geçerek gidiliyor.

Dikili’de Gezilecek Yerler;Her şey sadece denizden ibaret değil. Dikili’nin arka sokakları keşfedilmeyi bekliyor. Denize paralel giden sokaklara girip kız lisesini sorarsanız Dikili’nin, Rum’lardan kalma evlerini görebilirsiniz. Şu anda bu evlerde mübadele ile Yunanistan’dan gelenler Türkler oturuyor. Eskiden bu mahalleye Zenginler Mahallesi deniyormuş. Oturanların hali vakti yerindeymiş. Ancak zamanla bu kişiler taşınmışlar ve evlerin bir kısmı bakımsız kalmış. Bazen evlerin eski sahipleri Yunanistan’dan gelip bu evleri bulup anılarını tazeliyormuş. Mahallenin bir de kilisesi varmış. Ancak bir belediye başkanı maalesef kiliseyi yıktırmış. Şimdi sadece temel taşları gözüküyor ve arazisi bakımsız bir halde duruyor.Akşamları hava kararınca mutlaka sahile çıkıp yürüyüş yapın. Akşam olduğunda Dikili sahili oldukça kalabalık ve canlı oluyor. Bir yanda çay bahçeleri, bir yanda hediyelik eşya satan standlar ve sahilin bir bölümünde de canlı müzik vardı. Gündüz plaj olan bölge akşam olduğunda kafeteryaya dönüşmüş ve kumların üzerine masalar atılmış herkes çayını kahvesini içip müzik dinliyor.Dikili Limanı’ndan hergün saat 11:00 da kalkan ve 18:30 da dönüş yapan tekneler var. Bunlar adaları ve koyları dolaşarak size güzel bir gün yaşatıyorlar. Rotasında Killik Koyu, Akvaryum Koyu, Kalem Adası, Ilıca Koyu gibi gibi yerler var. Tekne turlarına genellikle yemek (ızgara balık) dahil oluyor ve kişi başı ücretleri yaklaşık 40 TL civarı.

Dikili’ye 16 km mesafede olan Nebiler’de Aşıklar Şelalesine yarım günlük bir gezi yapabilirisiniz. Burada merdivenlerle ulaşabileceğiniz küçük bir şelale olduğu gibi yarım saat yüyüyerek ulaşabileceğiniz bir başka şelale daha var. Şelalenin girişinde yemek yiyebileceğiniz bir tesis mevcut. Aracınızla gidip park edebileceğiniz bir otopark da var.Dikili’de Ne Yemeli;Biz sahilde çubukta patates bulduk yedik. Çubuğa takılan patates özel bir makinada kesiliyor ve yağda kızartılıyor. Anında cips diyebiliriz. Elbette Egenin zeytinyağlılarını her yerde bulabilirsiniz. Yemek üzerine içmenizi önereceğim şey dondurmalı Dikili kahvesi. Ben çok beğendim. İçerken ağzınıza çikolata parçaları ve badem, fındık parçaları geliyor. Sahil tarafındaki plajlarda bu kahveyi deneyebilirsiniz.

Nerede Kalınır;Dikili’de kalacak yer için seçenek bir hayli fazla. Otel veya pansiyon seçebileceğiniz gibi ev de kiralayabilirsiniz. 2015 yılında üç yıldızlı Perla Otelin fiyatı iki kişi akşam yemeği dahil 150 TL idi. Pansiyonlar ise iki kişi oda kahvaltı 70 TL’den başlayıp yukarı doğru gidiyor. Evler ise sezonluk kiralanıyor pazarlık gücünüze göre fiyatlar değişiyor; ama yine 2015 sezonu üç aylık kira bedeli 8000 TL ile 10.000 TL arasında.Ne Zaman Gitmeli;Sezonu Mayıs ayından, Eylül sonu hatta Ekim ortasına kadar olabilir. Sadece Dikili değil etrafında da gezilecek bir çok tatil mekanı mevcut. Onları da daha sonraki yazılarımızda anlatacağız.​

 

[coolmeen]

[h=1]Abant Gölü, Gölcük Gölü, Güzeldere Şelalesi ve Akkaya Travertenleri[/h]

Bazı yerler var ki sonbahar ve kış ayları bu şehirlere bir başka yakışıyor. Karda çileli durumları bir kenara bırakırsak Bolu’nun Gölcük Gölü, Yedigöller, Abant Gölü, Mengen gibi sonbahar ve kış aylarında ziyaret edilmesi gereken bir çok güzel yeri var.Bunların bir çoğu devlet korumasındaki sit alanları olduğu ve büyük şehirlerin nispeten çok dibinde olmadığı için çok tacize uğramamış ve bozulmadan korunmaya devam ediyor.Bolu şehri hem Istanbul’a hem de Ankara’ya yakın olduğu için her iki büyük şehrin de hafta sonu kaçış rotasında yer alması gayet normal. Yeter ki insan gibi keyfini çıkarıp doğaya zarar vermeden dönelim

Biz de Sonbahar’ın renklerini keşfetmek için obilet.com sponsorluğunda kesfetsene.com organizasyonuyla bir haftasonunu Sapanca‘ dan başlayarak , Güzeldere Şelalesi , Abant Gölü , Akkaya Traventerleri ve Gölcük Gölünün güzelliklerinin keşfettik.Rota Istanbul’dan yaklaşık 3 saatlik mesafede.
Istanbul’dan Abant’a nasıl gidilir?

Bu geziyi siz de planladığınızda; rahat ayakkabılarınız, fotoğraf makineniz ve yedek şarj aletleriniz mutlaka hazır olsun.Şimdi gezi detaylarını anlatmaya başlıyorum.​

[h=1]Istanbul’a yakın yerler:Abant Gölü, Gölcük Gölü, Güzeldere Şelalesi ve Akkaya Travertenleri[/h][h=2]Güzeldere Şelalesi (Gölyaka)[/h]

Düzce iline bağlı Gölyaka ilçesinde bulunan Güzeldere Şelalesi Bolu veya Düzce’de geçireceğiniz bir haftasonunun başlangıç noktası yada ara duraklarından biri olabilir. Çünkü Şelalenin hemen yanında hazır çadırlar yada kendi çadırınızı kurabileceğiniz alanlar bulunuyor. Kendi çadırınızı kurarsanız ve şansınız varsa gece tüm yıldızları sayarak kamp yapabilirsiniz.
Gölyaka Kamp – İstanbul’a yakın yerler

Şelale kısmına gelecek olursak merdivenlerle ulaşacağınız Güzeldere Şelalesi Türkiye’nin en yüksekten akan(Tam 130 Metre) şelalesi dersek güzelliğini bir miktar anlatmış olabiliriz.
Güzeldere Şelalesi – İstanbul’a yakın yerler
​

[h=2]Abant Gölü Milli Parkı[/h]

Abant Gölü bölgenin en büyük göllerinden biri. Gölün içerisindeki Nilüferlere insan doyamıyor. Bu sebeple Abant Gölünün yıllardır popülerliği hiç kaybolmadı. Mutlaka ziyaret etmeniz gereken değerlerimizden biri. Gidilecek zaman kesinlikle sonbahar ve beyaza bürünmüş haliyle kışın.
Abant Gölü Milli Parkı – İstanbul’a yakın yerler

Gölün çevresinde ister yürüyerek, ister fayton ile, isterseniz de bisiklet ile tur atabilirsiniz. Ara ara dinlenme noktaları da olduğundan istediğiniz yerde mola da verebilirsiniz. Gölün çevresinde bulunan masalarda evden getirdiğiniz ganimetlerle piknik de yapabilirsiniz. Ancak haftasonları biraz kalabalık oluyor. Erkenden gitmekte fayda var.Ayrıca Milli Park girişinde doğal ürünler satılan küçük dükkanlar bulunuyor. Fındık, tarhana, fasulye ve benzeri doğal ürünleri buradan satın alıp destek olabilirsiniz.Hemen Milli Park girişinde bir de müze bulunuyor. Müzede yabani hayvanların doldurulmuş hallerini görebilirsiniz.
Abant Gölü ve Nilüferler
​

[h=2]Gölcük Gölü[/h]

Gölcük Gölü, Abant’tan farklı olarak daha sonradan oluşmuş bir yapay göl. Eskiden çekilmiş Türk filmlerinin mekanı Abant Gölü iken yeni film ve kliplerde artık Gölcük gölü tercih ediliyor. Çünkü gölün çevresi gerçekten doğal bir görsel şölen sunuyor.
Gölcük – İstanbul’a yakın yerler

Gölün çevresi Abant’a göre daha küçük olduğundan gezmek daha kolay. Burada da gölün çevresini dilerseniz yürüyerek dilerseniz Golf arabaları(30TL) ile arkadaşlarınız ile birlikte, dilerseniz de Road Ped denen elektrikli bisikletlerle(10 TL) gezebilirsiniz. Yine burada da kendiniz getirdiğiniz yiyeceklerle göl çevresindeki banklarda piknik yapabilir yada Gazelle Restaurant’ta yemek yiyebilir, birşeyler içebilirsiniz. Herkese yetecek kadar piknik masası bulunuyor.
Gölcük Gölü Road Ped Keyfi
​

[h=2]Akkaya Travertenleri[/h]

Bolu, Mudurnu karayolunun 9.kilometresinde, Çepni köyü merkezinde bulunan enteresan bir yer. Enteresan diyorum çünkü Türkiye’de kime sorsanız traverten deyince aklına sadece Pamukkale gelir. Burası ise Pamukkale’ye nazaran biraz daha küçük olan bir doğal oluşum. Travertenlerin hemen yanında meşhur sodalı suyla dolu havuzda serinleyebilir yada sadece ayaklarınızı sokabileceğiniz soda havuzunda rahatlayabilirsiniz. Doğal Sodalı sudan da içmeyi unutmayın

Akkaya Travertenleri
​

[h=2]Nerede Kalınır ?[/h]

Gölcük Gölü’nde ne yazık ki kalacak bir tesis yok. Ancak Abant’ta Büyük Abant Oteli yada Abant Palace Otel ‘de konaklayabilirsiniz. Otellerde sıkılmamanız için havuz spa vs birçok aktivite bulunuyor. Abant ve çevresindeki tüm otellereburadan bakıp rezervasyon yapabilirsiniz.​

[h=2]Nasıl Gidilir ?[/h]

Abant Gölü , Gölcük ve Yedigöller’e dilerseniz kendi arabanızla dilerseniz de obilet üzerinden temin edebileceğiniz biletle otobüsle de gidebilirsiniz. Başta da söylediğim gibi bölge hem İstanbul’a hem de Ankara’ya yakın olduğundan otobüsle rahatlıkla ulaşım sağlayabilirsiniz.
Bolu ilinde birçok güzel yer bulunuyor

Türkiye’nin öne çıkan seyahat Bloggerları ile böyle güzel bir organizasyona imza atan ve harika bir haftasonu geçirmemizi sağlayan hem obilet hem de kesfetsene.com ‘dan Taflan ve Barış’a tekrar teşekkürler

obilet

İstanbul’a yakın yerler ve özellikle İstanbul’a yakın haftasonu alternatifleri akla geldiğinde bu rota mutlaka listenizde yeralmalı. İstanbul’a yakın yerler hakkında diğer yazılarımıza da göz atmayı unutmayın.

​

 

[coolmeen]

[h=2]Marmaris Selimiye[/h]

Öncelikle Marmaris ile ilgili tespitimi yapayım : Bana göre Türkiye’nin en güzel denize girilecek yerleri Marmaris’te

Sebebine gelince denize girilecek mekanların birçoğunun ulaşım imkanları zor. Örneğin Istanbul’dan uçak ile gidecekseniz önce Dalaman’a sonrasında da Marmaris merkeze ve oradan en güzel Marmaris köylerine ulaşabiliyorsunuz.Ulaşım imkanlarının çok kolay olmamasının en büyük faydası büyük turist istilasına uğramamış olması

Gitmek isteyen ve bu güzelliklerin içerisinde yaşamak isteyenler için de bence göze alınabilecek bir zorluk. Zahmetsiz rahmet yok değil mi ?
Selimiye Köyü

Marmaris’in Datça , Bozburun , Bördübed, Hisarönü , meşhur “bük”leri ve Selimiye gibi çok güzel bölgeleri bulunuyor. Ben bu yazıda sizlere Selimiye köyünden bahsedeceğim.Selimiye’nin eski adıyla Losta’nın , konumu nedeni ile bölgeden geçen tekneler için kötü havalarda sığınılacak bir koy olma özelliği bulunuyor. Hatta geçmiş dönemde bunu fark eden korsanlar koyun içerisine üç adet gözlem kulesi inşa ediyor ve buraya sığınan gemilere pusu kuruyor. Dolayısı ile stratejik olarak da önemli bir yerde bulunuyor.
Selimiye Koyu

Benim Selimiye ile ilk tanışmam ise yıllar öncesine dayanıyor . Selimiye’yi Selimiye yapan Sardunya Restaurantsayesinde Selimiye ile tanışmıştım. Geçen yıllar içerisinde köyü bir çok defa ziyaret ettim . Köyün en güzel yanı inanılmaz sakinliği ve insana huzur veren sükuneti. Köyün çok büyük olmaması bölgede bulunan tüm işletmeleri yürüyerek de gezebiliyor olmanız en önemli artılarından biri . En sevdiğim dönemi ise okullar kapanmadan hemen öncesi

İşletme sahiplerinin tamamına yakını için şöyle söyleyebilirim ; O kadar hoş sohbet ve misafirperverler ki sizi evinizde gibi hissettiriyorlar. Hatta yıllar önce kızım Ela henüz 6 aylıkken bile gidip 5 gün kalmış ve çocukla da çok rahat edilebileceğini tecrübe etmiştim. Özetle kafa dinlemek ve kısa süreliğine bile olsa büyük şehirlerin keşmekeş ve stresli ortamından kopmak için gidilmesi gereken yerlerden biri diyebilirim. Geçtiğimiz yıllarda büyük oteller köye girmeye çalışmış ancak köylülerin savunmasıyla buna izin verilmemişti. Gazetelerde okumuşsunuzdur. Umarım bu istila olmaz ve köy bakirliği bozulmaz.​

[h=3]Selimiye Köyü nerededir ?[/h]

Selimiye köyü Marmaris’e yaklaşık 45 dakika uzaklıkta ve minibüs ile ulaşım imkanı (Marmaris-Selimiye:10₺) olan harika bir köy. Kendi arabanız ile gidiyorsanız da Datça yolu üzerinden Hisarönü’nden Bozburun yoluna saparak ulaşabiliyorsunuz.
Selimiye Köyü
​

[h=3]Selimiye yemek yenilecek yerler :[/h]

Selimiye’nin en güzel restaurantı kesinlike Sardunya Restaurant. Sardunya restaurantta yaz döneminde yer bulmak oldukça zor. Bu sebeple önceden rezervasyon yapmanızda fayda var. Sardunya Restaurant’ın Pansiyonunda kalıyorsanız buna gerek yok çünkü konaklayanlara direkt bir masa ayrılıyor.Mekanın en büyük lezzeti tabi ki balık. Balıkları ve böcekleri günlük olarak geliyor ve servis ediliyor.Sardunya biraz pahalı ama sunduğu lezzetiyle fark yaratan kaliteli bir yer. Mekana denizden tekne ile de ulaşım imkanı bulunuyor. Tekneniz ile Marmaris koylarını gezerken önündeki iskeleye yanaşabilirsiniz. (Tekneye elektrik ve su imkanı da sağlanıyor)
Sardunya Restaurant

İkinci önereceğimiz yer ise daha önce Hisarönü’nde yediğimiz ve pidelerine hasta olduğumuz Mavi Pide 15 gün önce burada da hizmet vermeye başlamış. Alışılmışın dışında çeşitlere sahip pidelerini muhakkak deneyin.
Mavi Pide

Üçüncü önereceğimiz yer Bülent’in yeri.Burada ağırlıklı olarak zeytinyağlı mezelerin tadına bakabilirsiniz. Akşam meze içki de yapabilirsiniz ama biz mideyi yormamak için öğle yemeğinde burayı tercih ettik. Özellikle Favası 10 numara

Bülent’in Yeri

Dördüncü mekan ise Badem Mantı.Mantı seviyorsanız ve yazın ağır gelmez derseniz mutlaka deneyin.Son olarak Üzüm Tatil evinin kahvaltısı ve böreği çok güzel. Bir de spesial yemeği karides şiş.
Üzüm Tatil Evi

Restaurant önerilerinden sonra sıra geldi tatlılara

Meşhur Losta Tatlıcısı uğranılacak ilk mekan. Burada Losta tatlısı yada kurabiyelerin tadına bakabilirsiniz. Hepsi çok hafif. (Yol tarafında köy girişinde)
Losta Tatlıcısı

Daha hafif tatliların tadına bakmak isterseniz önerimiz Paprika Cafe. Buranın spesial tatlısı haşhaşlı kek. Onun dışında sürprizli limonatayı da mutlaka denemenizi tavsiye ediyoruz

Paprika Kafe

Köyün girişinde Macromarket’in hemen yanında bulunan Ceri Kafe‘de günlük keklerin tadına bakıp kahvenizi yudumlayabilirsiniz. Mekanda hediyelik eşya da satılıyor.
Ceri Kafe

Son olarak birşeyler içmek için Piano Jazz Bar’a uğrayabilirsiniz.
Piano Jazz Bar
​

[h=3]Selimiye’de nerede konaklanır ?[/h]

Selimiye’de büyük otellere hala direniliyor ve bu da köyün dokusunun hala bakir kalmasını sağlıyor. Pansiyon ve butik otellerin büyük bir çoğunluğu oda+kahvaltı olarak hizmet veriyor.Selimiye’nin en büyük ve sükseli yeri Beyaz Güvercin Butik Otel. Bu sene yapılan eklemelerle 41 odalı bir tesise ulaşmış. Alan büyük oldugundan ve yukarı doğru yükselmediğinfrn rahatsız etmiyor.Konum olarak Selimiye koyunun en ucuna doğru olduğundan en temiz denizine sahip(teknelerin yanaşmasının yasak olmasının bu temizlikte katkısı büyük) tesisi diyebiliriz. Rezervasyon için tıklayın
Beyaz Güvercin Butik Otel

Diğer önerimiz Üzüm Tatil EviBurası kendinizi evinizde hissettirecek sıcaklığa sahip ve önünde kendine ait iskelesi de bulunuyorBir diğer önerimiz ise tabi ki Sardunya Restaurant/Pansiyon10-15 adet odası bulunuyor ve yine oda kahvaltı olarak hizmet veriyor. İşletmenin sahipleri Muhammet bey ile Leyla hanıö sürekli iş başında ve hiçbirşeyiniz eksik kalmıyor. Yaz başı için Nisan veya en geç Mayıs ayında rezervasyon yaptırmak gerekiyor. Rezervasyon için telefon: 02524464003Bir diğer önerimiz Jenny’s House Hotel .Şehrin tam merkezinde yolun karşı tarafında bulunuyor. Her oda için farklı bir konseptli olarak düzenlenmiş. İAyrıca içerisinde havuz da olan ender yerlerden biri. Rezervasyon için tıklayın
Jenny’s House Hotel

Son önerimiz ise Selimiye Sahil Pansiyon
Selimiye Sahil Pansiyon

Resimlerden de anlayacağınız gibi en güzel sahile sahip mekanlardan biri Sahil Pansiyon. Yine önüne tekne yanaşamıyor olması mekanı en temiz denize sahip yerlerden biri yapıyor . Sahil Pansiyon Selimiye / Marmaris
Selimiye Sahil Pansiyon

Son olarak şunu söyleyebilirim ki hala bu bakirliğini ve güzelliğini koruyorken Selimiye Köyünü mutlaka ziyaret edin pişman olmayacaksınız.​

​