Manyetik fırtınalara güneşin yüzeyinde meydana gelen büyük patlamalar yol açıyor. Bu patlamalar sırasında püsküren plazma ve manyetik alanlar Dünya'ya erişebiliyor.
Milyarder iş insanı Elon Musk'a ait SpaceX şirketi geçen hafta bir roketle fırlatıp yörüngeye yerleştirdiği 49 uydudan 40'ının düştüğünü açıkladı.
Bu uydular şirketin Starlink adlı uydu internet projesinin bir parçası olacaktı.
Elon Musk, Starlink projesiyle, yörüngeye yerleştirilecek binlerce uydu yoluyla yüksek hızlı internet hizmeti sağlamayı hedefliyor.
Bu göreve pahalı bir sistem ama kablo bağlantısının kullanılamadığı yerlerde faydalı olacağı düşünülüyor.
Örneğin Ocak ayında bir depremin tek internet bağlantısı olan su altı kablosunu kopardığı Tonga adasına internete erişiminin yeniden kurulabilmesi için yakındaki Fiji'de bir Starlink istasyonu inşa ediliyor.
ATMOSFER YOĞUNLUK VE DİRENCİNDE ARTIŞ
SpaceX'ın fırlattığı son 49 uydu Dünya yüzeyinden 210 kilometre yükseklikte yörüngeye oturtulmuştu. Şirket 3 Şubat günü gönderilen her bir uydunun yörüngede kontrollü uçuşa geçtiğini açıklamıştı.Ancak bir gün sonra manyetik bir fırtına Dünya'yı etkisine aldı. Manyetik fırtına Kuzey Işıkları gibi ışık oyunları ile benzer bir uzay olgusu fakat tehlikeli etkileri de olabiliyor.
Bu son manyetik fırtına Dünya atmosferini ısıtarak beklenenden çok daha yoğun hale getirdi.
SpaceX, "Uydulardaki GPS (Global Konumlama Sistemi) manyetik fırtınanın ivme ve şiddetinin, atmosfer direncini daha önceki fırlatışlara kıyasla yüzde 50 artırdığına işaret ediyor" dedi.
Şirket, uyduları "güvenli uçuş" ayarına getirerek, diğer bir deyişle iyice yavaşlatarak atmosfer direncinin etkisini en aza indirmeyi denedi.
Fakat atmosfer direnci, uyduların güvenli uçuş ayarından çıkarak istikrar kazanabilmek için yeniden yörüngeye oturmasını engelleyecek kadar kuvvetliydi.
Dolayısıyla uydulardan 40'ı yörüngeye oturamayarak düşüp ateş aldı.
Birleşik Krallık Uzay Kurumu'nun Uzay İzleme Dairesi Başkanı Jacob Geer, düşen uydulara ait parçaların hiçbirinin yere düşmesini beklemediklerini söyledi.
Geer, "Bu tür olaylar uzayın ne kadar zorlu bir yer olduğunu, uydular ya da astronotları yörüngeye oturtmanın hala kolay olmadığını hatırlatmış oluyor" diye konuştu.
